Son Gönderiler

26.03.2013

Diziler ve Toplum


Bizim televizyon dizileri her hafta 90 dakika oynuyor.

Neredeyse uzun metraj bir film uzunluğunda. Dolayısıyla her hafta en az 100 sayfa metin yazmak ve bunu yetiştirebilmek oldukça zor.

Büyük bütçeyle ve aylarca yapılan çalışmalarla çekilen filmler bile, o kadar ilgi çekici konuları işlemesine rağmen, ikinci, üçüncü serilerinde ilk filmleri kadar başarıyı yakalayamadı.

Böyle prodüksiyonla, uzun zamanda ortaya çıkarılan bu işlerin yanında, o kadar ilginç konuları ele almayan, senaryoyu çekip sündüren bizim diziler her hafta 90 dakika oynuyor ve ilgiyle takip ediliyor.


Dizilerde göze batan diğer şey de temaların entrikalar üzerinden işlenmesi.

Dost kazığı, ensest ilişkiler, devamında aile içi yozlaşma, asker gerilla çatışması vs...
Bu sektörde olanların söyledikleri de iyi giden bir hikayenin tutmadığı.
Yani her karakter bir dedikodu, bir plan peşinde.

Para için her yolun mübah olduğu, kardeşler arasındaki sınıf savaşları, padişahın entrikaları, davranış bozukluğu yaşayan ve etrafına da yansıtan komiser...

Bu diziler bu kadar izlendiğine göre toplumsal özellikler taşıyor.
İzleyici kendinden bir şeyler buluyor ki bu dizileri soluksuz seyrediyor.

Ya toplum böyle bir yapıda,
Ya da böyle şeylere meraklı.

Fark eder mi?

25.09.2012